7417 Sayılı Kanun ile Yapılan Düzenlemeler

image
image
image
image
image
image
image

VERGİ SİRKÜLERİ - 2022/14

Bugünkü(05.07.2022) Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7417 sayılı Kanun’da yer alan bazı maddelere ilişkin açıklamalara aşağıda yer verilmiştir. 

“Gerçek Faydalanıcı” Düzenlemesi

7417 sayılı Kanunun 26 ncı maddesi ile Vergi Usul Kanununun(VUK) Mükerrer 257 nci maddesine eklenen 9. bent ile gerçek faydalanıcı bilgisinin temin edilmesine yönelik Vergi Usul Kanununda yer alan mevcut genel yetkilere ilave olarak Hazine ve Maliye Bakanlığına özel bir yetki verilerek getirilen yükümlülüklere uymayanlara mevcut cezalardan farklı ceza uygulanabilmesi sağlanmıştır. Tüzel kişiler ve tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin gerçek faydalanıcı bilgisinin güncel, tam ve doğru bir şekilde tespit edilebilmesi amacıyla 529 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde daha önce bu kapsamda ayrıntılı açıklamalar yapılmıştı.

Yapılan Kanun düzenlemesi ile Hazine ve Maliye Bakanlığına; 

  • Tüzel kişiler ve tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin gerçek faydalanıcı bilgisinin güncel, tam ve doğru bir şekilde tespit edilebilmesi için gerçek faydalanıcının kapsamını belirleme,
  • Bu kapsama girenlerin bildirilmesi zorunluluğunu getirme,
  • Bu bildirimin içerik, format, standart, verilme süresi ve yöntemini belirleme, bunlarda değişiklik yapma,
  • Bildirim verme yükümlülüğünü sektör, mükellef grupları ve mükellefiyet durumları itibarıyla belirleme,
  • Bu bilgi ve bildirimlerin elektronik ortamda muhafaza ve ibraz edilmesi yükümlülüğü getirmeye ve uygulamaya ilişkin diğer usul ve esasları belirleme yetkisi verilmiştir.

7417 sayılı Kanunun 28 inci maddesi ile VUK un Mükerrer 355 inci maddesine eklenen cümle ile, ilgili yükümlülüklere uymayanlara ilgili maddenin (1) numaralı bendinde yer alan özel usulsüzlük cezasının 3 kat uygulanacağı ifade edilmiştir. Buna göre getirilen düzenlemeye uyumayanlara uygulanacak özel usulsüzlük cezası 1.1.2022 den itibaren (3.400x3=)10.200-TL olacaktır.

Fatura ve Benzeri Evrak Verilmemesi Ve Alınmaması İle Diğer Şekil Ve Usul Hükümlerine Uyulmaması Cezası

7417 sayılı Kanunun 27 nci maddesi ile VUK un 353 üncü maddesinin 1 ve 2 numaralı bentlerinde yer alan tutarlar güncellenmiştir. Yapılan değişiklik ile, ilgili bentlerde yer alan “240” ibareleri “1.000” şeklinde, “120.000” ibareleri “500.000” şeklinde, “12.000” ibaresi “50.000” şeklinde değiştirilmiştir.

Elektronik Ticaret Kapsamındaki Bilgi ve Bildirimlere Uymama Cezası

Vergi Usul Kanununun Mükerrer 257 nci maddesinin 7 numaralı bendinde, elektronik ticarette vergi güvenliğini sağlamak amacıyla mükelleflerden istenen bilgi ve bildirimlere ilişkin düzenleme yer almaktadır.7417 sayılı Kanunun 28 inci maddesi ile VUK un Mükerrer 355 inci maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir. 

“Mükerrer 257 nci maddenin birinci fıkrasının (7) numaralı bendi ile getirilen zorunluluklara uymayanlara, (1) ve (2) numaralı bentlerde yer alan özel usulsüzlük cezasının 5 katı, (3) numaralı bentte yer alan özel usulsüzlük cezasının 2 katı uygulanır."

Yapılan yeni düzenlemeye göre, elektronik ticarette vergi güvenliğini sağlamak amacıyla Mükerrer 257 nci maddesinin 7 numaralı bendi kapsamındaki bilgi ve bildirimlerin elektronik ortamda muhafaza ve ibraz edilmesi yükümlülüğünü yerine getirmeyen/uygulamayan mükelleflere 1.1.2022 tarihinden itibaren;

  • Birinci sınıf tüccarlar ile serbest meslek erbabı hakkında (3.400x5=) 17.000-TL,
  • İkinci sınıf tüccarlar, defter tutan çiftçiler ile kazancı basıt usulde tespit edilenler hakkında (1.700x5=)8.500-TL,
  • Yukarıdaki bentlerde yazılı bulunanlar dışında kalanlar hakkında (880x2=)1.760-TL, 

Özel usulsüzlük cezası kesilecektir.

Elektrik Motorlu Taşıt Araçlarında ÖTV Oranı

7417 sayılı Kanunun 44 üncü maddesi ile 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununa ekli (II) sayılı listenin 87.03 G.T.İ.P. numarasında yer alan “-Diğerleri; --Sadece elektrik motorlu olanlar” satırı altındaki mallar ve özel tüketim vergisi oranları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

G.T.İ.P. NOMal İsmiVergi Oranı (%)

87.03

 

-- Sadece elektrik motorlu olanlar

--- Motor gücü 160 kW’ı geçmeyenler

---- Özel tüketim vergisi matrahı 700.000 TL’yi aşmayanlar

---- Diğerleri

--- Motor gücü 160 kW’ı geçenler

---- Özel tüketim vergisi matrahı 750.000 TL’yi aşmayanlar

---- Diğerleri

 

 

10

40

 

50

60

Daha önce motor gücü 85 kW'ı geçmeyenler için %10, motor gücü 85 kW' ile 120 kW arasında olanlar için %25, motor gücü 120 kW'ı geçenler için ise %60 ÖTV oranı uygulanıyordu.

Nakdi Sermaye Artırımı Düzenlemesinden Yararlanma Süresi

27/3/2015 tarihli ve 6637 sayılı Kanun ile Kurumlar Vergisi Kanununa eklenen 10/1-ı maddesinde finans, bankacılık ve sigortacılık sektörlerinde faaliyet gösteren kurumlar hariç olmak üzere sermaye şirketlerinin ilgili hesap dönemi içinde yapacakları nakdi sermaye artışları veya yeni kurulan sermaye şirketlerinde ödenmiş sermayenin nakit olarak karşılanan kısmı üzerinden, ilgili dönemin sonuna kadar hesaplanan tutarın %50’sinin, kurum kazancından indirim konusu yapılabileceği hüküm altına alınmıştır.

Uygulamanın önceki halinde, sermaye şirketlerinin gerçekleştirdikleri nakdi sermaye artışları üzerinden, nakdi sermaye artışının yapıldığı hesap döneminden itibaren izleyen her bir hesap dönemi için ayrı ayrı indirim uygulamasından yararlanabilmeleri mümkündü.

7417 sayılı Kanunun 49 uncu maddesi ile yapılan değişiklik sonucunda, ilgili bendin 3 üncü paragrafı aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:

“Bu indirimden, sermaye artırımına ilişkin kararın veya ilk kuruluş aşamasında ana sözleşmenin tescil edildiği hesap dönemi ile bu dönemi izleyen dört hesap dönemi için ayrı ayrı yararlanılır. Bu dönemlerde sermaye azaltımı yapılması hâlinde azaltılan sermaye tutarı indirim hesaplamasında dikkate alınmaz.”

Sermaye şirketleri maddede yapılan değişiklik öncesinde süre sınırı olmadan şirkete konulan nakdi sermaye nispetinde her dönem bu indirimden yararlanabiliyorlarken, değişiklik sonrasında yararlanma süresi nakdi sermaye artırımın yapıldığı dönem dahil 5 dönem ile sınırlandırılmıştır. Örneğin bir şirkette 01/03/2022 de nakdi sermaye artışı yapılmış olması durumunda, daha önce indirim tutarından süre sınırı olmadan her dönem için ayrı ayrı yararlanılırken madde düzenlemesi ile birlikte bu indirim tutarından sadece 2022 ila 2026(bu dönem dahil) dönemlerinde yararlanılabilecektir. 

7417 sayılı Kanunun 50 nci maddesinin 13 üncü fıkrasında, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce sermaye artırımı yapan veya ilk defa kurulan şirketler, nakdi sermaye artışının yapıldığı dönem önem arz etmeksizin nakdi sermaye artışına ilişkin hükümden 2022 yılı hesap dönemi dahil olmak üzere 5 hesap dönemi için yararlanabilecektir. 

Sermaye şirketleri tarafından nakdi sermaye artışına ilişkin hesaplanan indirim tutarının kazanç yetersizliği nedeniyle ilgili olduğu hesap dönemine ait matrahın tespitinde indirim konusu yapılamaması halinde bu indirim tutarları, izleyen hesap dönemlerine ilişkin matrahın tespitinde indirim konusu yapılmaya devam edilecektir. Sonraki dönemlerde indirim konusu yapılacak bu tutarların herhangi bir endekslemeye tabi tutulması mümkün değildir.

Yeni “Varlık Barışı” Uygulaması 

Daha önce pek çok kez uygulamaya konulan ve varlık barışı olarak adlandırılan, yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının Türkiye’ye getirilmek suretiyle milli ekonomiye kazandırılması ve yurtiçinde sahip olunan ancak kayıtlarda yer alamayan bazı varlıkların kayıtlara alınmasına ilişkin düzenleme pek çok değişiklik ile birlikte 7417 sayılı Kanunun 50 nci maddesi ile yeniden ihdas edilmiştir.

En son 7256 sayılı Kanun ile Gelir Vergisi Kanununun Geçici 93 üncü maddesinde düzenlenen söz konusu uygulama bu kez ilk defa Kurumlar Vergisi Kanununda düzenlenmiştir. Kurumlar Vergisi Kanununa Geçici 15 inci madde olarak eklenen düzenlemeye ilişkin temel özelliklere aşağıda yer verilmiştir.

a. Kimler hangi varlıklar kapsamında madde hükmünden yararlanabilecektir:

Yapılan düzenlemeden gerçek veya tüzel kişilerce,yurt dışında bulunan; para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının banka veya aracı kurumlara bildirilmesi ve gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince sahip olunan ve Türkiye’de bulunan ancak kanuni defter kayıtlarında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazların vergi dairelerine beyan edilmesi suretiyle yararlanılacaktır. Düzenlemeden yararlanmak için bu bildirim ve beyanların 31/3/2023 tarihine kadar yapılması gerekmektedir.

Yurt dışında bulunan banka veya finansal kurumlardan kullanılan ve kanuni defterlerde kayıtlı olan kredilerin, en geç 31/3/2023 tarihine kadar kapatılmasında kullanılması halinde, borcun ödenmesinde kullanılan varlıklar için Türkiye’ye getirilme şartı aranmayacaktır.

Yasal defterlerde kayıtlı olan sermaye avanslarının bu maddenin yürürlüğe girmesinden önce Türkiye’ye getirilmek suretiyle karşılanmış olması hâlinde, söz konusu avansların 31/3/2023 tarihine kadar defter kayıtlarından düşülmesi kaydıyla bu madde hükümlerinden yararlanılabilir.

Gelir ve kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunmayanlar da bu madde hükmünden yararlanabilecektir. Bu kişilerin madde hükmünden yararlanması için taşınmaz dışındaki varlıkları en geç beyan tarihi itibarıyla banka veya aracı kurumlara yatırılmak suretiyle tevsik etmesi zorunludur. 

b. Maddenin uygulaması: 213 sayılı Kanun uyarınca defter tutan mükellefler tarafından bu madde kapsamında bildirilen veya beyan edilen varlıklar bildirim veya beyan tarihi itibarıyla kanuni defterlere kaydedilecektir. Bilanço esasına göre defter tutan mükellefler, bu madde hükümleri uyarınca kanuni defterlerine kaydettikleri kıymetler için pasifte özel fon hesabı açacaktır. Bu fon hesabı bildirim veya beyan tarihinden itibaren iki yıl geçmedikçe işletmeden çekilemeyecek, sermayeye ilave dışında başka bir amaçla kullanılamayacak, işletmenin tasfiye edilmesi halinde ise vergilendirilmeyecektir.

Serbest meslek kazanç defteri ile işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler, söz konusu kıymetleri defterlerinde ayrıca gösterecektir. Bu varlıklar dönem kazancının tespitinde dikkate alınmayacak ve bildirim veya beyan tarihinden itibaren iki yıl geçmesi şartıyla vergiye tabi kazancın ve kurumlar için dağıtılabilir kazancın tespitinde dikkate alınmaksızın işletmeden çekilebilecektir.

Bildirim ve beyana konu edilen varlıklarla ilgili olarak 213 sayılı Kanunun amortismanlara ilişkin hükümleri uygulanmayacak ve bu varlıkların elden çıkarılmasından doğan zararlar, gelir veya kurumlar vergisi uygulaması bakımından gider veya indirim olarak kabul edilmeyecektir.

Bildirim ve beyan süresi sona erdikten sonra yapılan bildirim veya beyanlara ilişkin yeni düzeltme yapılamayacaktır.

c. Vergilendirme: Banka ve aracı kurumlar, kendilerine bildirilen varlıklara ilişkin olarak bildirim sahibinden, bildirilen varlıkların değeri üzerinden 30/9/2022 tarihine kadar yapılan bildirimler için %1, 1/10/2022 tarihi ila 31/12/2022 tarihi (bu tarih dahil) arasında yapılan bildirimler için %2, 31/3/2023 tarihine kadar yapılan bildirimler için %3 oranında vergiyi peşin olarak tahsil edecektir. Tahsil edilen bu tutarlar bildirimi izleyen ayın on beşinci günü akşamına kadar bankalar tarafından vergi sorumlusu sıfatıyla bir beyanname ile bağlı bulunulan vergi dairesine beyan edilip aynı sürede ödenir. 

Bildirilen varlıkların, Türkiye’deki banka ya da aracı kurumlarda açılan hesaplara transfer edildiği veya yurt dışından getirilerek bu hesaplara yatırıldığı tarihten itibaren en az bir yıl süreyle tutulması halinde vergi oranı %0 olarak uygulanacaktır. Bu durumda, banka ve aracı kurumlar tarafından bildirim esnasında tahsil edilerek vergi dairesine ödenen vergi, bildirim sahibinin ilgili vergi dairesine başvurusu üzerine iade edilecektir.

Vergi dairelerine beyan edilen varlıkların değeri üzerinden %3 oranında vergi tarh edilecek ve bu vergi, tarhiyatın yapıldığı ayı izleyen ayın sonuna kadar vergi dairesine ödenecektir.

Gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince sahip olunan ve Türkiye’de bulunan taşınmazların işletmeye devrine ilişkin tapuda yapılacak işlemlerden, 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca harç alınmayacaktır. Ayrıca bu taşınmazların işletmeye devri 193 sayılı Kanunun mükerrer 80 inci maddesi uygulamasında elden çıkarma sayılmayacaktır.

Bildirim ve beyan üzerine ödenen vergi, hiçbir suretle gider yazılamayacak ve başka bir vergiden mahsup edilemeyecektir.

d. Vergi incelemesi ve tarhiyat: Bildirilen veya beyan edilen varlıklara isabet eden tutarlara ilişkin hiçbir suretle vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı yapılmayacaktır. Diğer nedenlerle başlayan vergi incelemeleri ile takdir komisyonu kararları sonucu bulunan matrah farkının madde kapsamında bildirilen veya beyan edilen varlıklar nedeniyle ortaya çıktığının tespiti ve bildirilen veya beyan edilen varlık tutarının, bulunan matrah farkına eşit ya da fazla olması durumunda matrah farkına ilişkin tarhiyat yapılmayacak, bulunan matrah farkının, bildirilen veya beyan edilen varlıklar nedeniyle ortaya çıktığının tespitine rağmen söz konusu varlık tutarlarından büyük olması durumunda sadece aradaki fark tutar üzerinden vergi tarhiyatı yapılabilecektir.

Ancak vergi incelemesi veya takdir komisyonu kararları sonucunda bildirim veya beyana konu edilen varlıklar dışındaki nedenlerle matrah farkı tespit edilmesi durumunda, bu madde kapsamında bildirilen veya beyan edilen tutarlar, bulunan matrah farkından mahsup edilmeksizin tarhiyat yapılacaktır. 

Vergi incelemesi ve takdir komisyonu kararlarında dikkat edilecek temel husus; tespit edilen matrah farkının sebebi ile bu madde kapsamında yapılan bildirim ve beyana konu edilen varlıkların aynı sebepten kaynaklanmış olmalarıdır.  

Bildirilen varlıkların, bildirimin yapıldığı tarihten itibaren üç ay içinde Türkiye’ye getirilmemesi veya Türkiye’deki banka ya da aracı kurumlarda açılacak bir hesaba transfer edilmemesi ile bildirilen veya beyan edilen tutarlara ilişkin tarh edilen vergilerin süresinde ödenmemesi ve bu maddede yer alan diğer şartların yerine getirilmemesi hallerinde vergi incelemesi ve vergi tarhiyatına ilişkin düzenlemeden yararlanılamaz. Vergi incelemesine başlanıldıktan veya takdir komisyonuna sevk edildikten sonra yapılan bildirim ve beyanlar dolayısıyla söz konusu inceleme veya takdir komisyonu kararları sonucunda yapılacak tarhiyatlar için vergi incelemesi ve vergi tarhiyatına ilişkin istisna düzenlemesi uygulanmayacaktır.

Tahakkuk eden verginin vadesinde ödenmemesi durumunda vergi aslı gecikme zammı ile birlikte 6183 sayılı Kanun uyarınca takip ve tahsiline devam edilecektir. Tahsil edilmiş olan vergiler red ve iade edilmeyecektir.

Dökümanlar